Halk Müziği
Müzik, her zaman yaşantımızın en önemli gereksinmeleri içinde yerini almış, İnsanoğlunun gelişmesiyle paralellik göstermiştir. Hatta bazı toplumlarda, kutsal inançların ifadesi işlevini de görmüştür. Türk müziği; yeryüzünde en uzun tarihe sahip olmasının yanı sıra, en geniş coğrafi alana yayılmış müziklerin başında yer almıştır (Akdeniz, 1995).
Halk müziğimiz, halkın yaşayış biçimini, gelenek, görenek ve adetlerini ifade eden "Folklor" içinde büyük ve önemli bir yer tutar (Akdeniz, 1995). Bir sanat ürünü olmasının yanı sıra, halkın duyuşunu, temiz bir Türkçeyle ve samimi cümleler halinde ifade eden "Halk Müziği", sözleri ve ezgileriyle milletin ortak malıdır.
Ordu insanı da bölgenin yapısından kaynaklanan özelliği ile son derece coşkulu, duygulu, hassas ruhlu, sevecen, esprili ve sıcakkanlı bir yapıya sahiptir. Anadolu’muzun diğer yörelerinde olduğu gibi sevincini, kederini, duygu ve düşüncelerini, hasretini, aşkını ve doğaya karşı olan tutkusunu hep türkülere dökmüştür. Genelde Ordu insanının kültür ve sanata olan yeteneği nedeniyle bu halk müziği dalında “ustalar” yetiştiren illerden biri olmuştur.
Ordu folklor bakımından zengin bir ildir. Yeşillikler diyarı Ordu’nun türkülerinde ordu ağzı kadar mahall özellikler de geniş yer tutar. Bu türküleri dinleyenler kulağa hoş gelen bağlama nağmeleri arasında Ordu’nun tepelerini, fındık bahçelerini, derelerini, yaylalardaki koyun sürülerini, sahilde dalgalanan denizin sesini hayal etmekten kendilerini alamazlar (Çebi, 2013).
Ordu yöresi Orta Karadeniz Bölgesi içinde geleneksel halk müziği bakımından zengin bir kültüre sahiptir. Ordu ilinin genel müzik yapısı incelendiği zaman, diğer yöre kültürlerinin etkisinde kaldığı görülmüştür. Genellikle Tokat, Sivas ve hatta Orta Anadolu’dan Yozgat ve Kayseri’ye kadar uzanan bir kültür alışverişinin olduğu görülmektedir. Bu nedenle Ordu ilinin geleneksel halk müziği açısından zengin bir yapısı olduğu görülmektedir. Bu durum da Ordu ilinin diğer yörelere nasip olmayacak bir kültürel zenginliğe sahip olması sonucunu doğurmuştur (Ordu Kültür Atlası, 2013).
Bu zenginliklerin başında geleneksel halk müziğinde icra edilen türküler gelmektedir. Bu türkülerden belli başlıları Efilo havaları, Fingil havaları, Sürmeliler, Kol Bastı havaları, Zeybekler ve Bozlaklardır. Yöre türküleri daha çok mahalli sanatçılar tarafından icra edilmekle birlikte, yeni derlenen birçok türkü THM repertuar İnceleme Kurulları tarafından incelenerek Türk halk Müziği Repertuarına kazandırılmıştır (Ordu Kültür Atlası, 2013).
Ordu yöresinin geleneksel halk müziği yapısı incelendiğinde, farklı karakterde birbirinden bağımsız olmakla birlikte birbirinden kopmayan sürekli beraber icra edilen bir müzik kültürünün karşımıza çıktığı görülmektedir.
Yapılan inceleme ve alan araştırmalarında elde edilen bilgiler sonucunda Ordu ilinin geleneksel halk müziği başlıca üç ana bölgeye ayrılmakta ve bu bölgeler içerisinde farklı karakterlerde icra edilmektedir. Bu üç ana bölge içerisinde okunan türküler seyir ve makam olarak birbirine uzak mesafededir. Bu bölgelerin musıkî karakterleri başlıca; sahil kesim, orta kesim ve iç kesim olarak üç bölgeye ayırmak mümkündür (Ordu Kültür Atlası, 2018).
Sahil Kesim: Bu kesimde genellikle “Sürmeli Havaları ve Zeybek ve Eşkıya Havaları” çalınıp söylenmektedir. Bu kesimde okunan türkülerle civar illerde okunan türküler karakter ve yapı olarak birbirleriyle icra yönünden benzerlikler göstermekle birlikte, ortak icra edilen türkülerin de olduğu görülmektedir. Ege Bölgesinde türkülerinde görülen ve zeybek türküleri olarak da bilinen efe türkülerinden ya da benzerlerinden bazılarını Ordu ilimizde görmek mümkündür (Ordu Kültür Atlası, 2018).
Ortak Kesim: Orta kesimde diğer kesimlerden farklı olarak, Fingil Çeşitlemeleri adıyla bilinen kıvrak ve oynak havalar, türküler okunmakta ve çalınmaktadır.
Sabri Yener Ordu yöresi halk müziğini şu şekilde açıklamıştır. “Sahil kesimindeki türküler ve oyun havaları daha çok komşu illerden Giresun ve biraz da Samsun illerinin sahil kesimleriyle benzerlik göstermektedir. Bu kesimlerde daha çok Karşılama ve Sürmeli havaları hâkim görünmektedir. Yüksek kesimlerin Türküleri ise daha çok komşu illerden Tokat, Sivas ve Giresun’un yüksek kesimlerinin türküleri ile benzerlik göstermektedir. Buralarda da Efiloo havaları diye bilinen türküler öne çıkmaktadır. Orta kesim her iki kesimin bileşkesi biçimindedir. Her iki kesimle benzerlikler göstermektedir. Diğerleri yanında bu kesimde yer yer Fingil havaları olarak da nitelenen hareketli ezgilere rastlanmaktadır. Bu benzerlik ve farklılıklar öncelikle yöre insanının sosyal yaşayış biçiminden ve yörenin coğrafi yapısından kaynaklanmaktadır. Bu yörenin türküleri karakteristik yapılarına göre bir harita üzerinde gösterildiği takdirde bu haritanın mülki ve siyasi sınırlarla belirlenen coğrafi haritadan farklı olduğu bariz şekilde görülecektir. Çünkü halk kültürünün sınırları ile mülki ve siyasi sınırlar tam olarak örtüşmezler” (Yener, 2018).
Yöre ezgileri yalı havası, dağ havası, ova havası vb. kaynaklandıkları yere göre de adlandırılır. Bağlama ile kemençe kültürleri yan yana görülmektedir. İlde Garip Kerem'den divanlar söylenir. Tamzara ile Garip olarak bilinen ezgiler en yaygın olanlarıdır. Oyunlar daha çok karşılama tütündendir. Ayrıca horon ve semah da oynanır. İç kesimlerde semaha zaman ya da zamak denmektedir (Akdeniz, 2018).
Ordu yöresi ezgileri öbür yörelerden ayrı özelliktedir. Türkülerin bazıları Majör tondadır. Karşılama bölgesinde bulunan Ordu'da 9 zamanlı ezgiler çoğunluktadır. 2+3+2+2=9 ve 2+2+2+3=9 dizilişi hem türkülerde hem de oyunlarda görülür. Bunlardan başka 2 zamandan 8 zamana kadar hertürlü ezgiye rastlanır (Akdeniz, 2018).
Yöredeki türküleri yapılarına göre; Ana metinleri iki dize olan türküler, ana metinleri üç dize olan türküler ve ana metinleri dört dize olan türküler olarak sınıflandırabiliriz.
Bahsettiği konular itibariyle Ordu Türkülerini; Tabiat türküleri, Aşk türküleri, Tören türküleri, Askerlik türküleri, Hayvanlar üzerine söylenmiş türküler, Olay türküleri, Bitki ve çiçeklerle ilgili türküler, Ekin türküleri, Ramazan davulcusu türküleri, Kişiler üzerine söylenmiş türküler, Dert ve hastalık türküleri, Gurbet ve hasretlik türküleri, Meslek ve iş türküleri, Eşkıya türküleri, Ölüm türküleri (ağıtlar), Ninniler ve çocuk türküleri, Hapishane türküleri Mizahî türküler, Yergi türküleri olarak tasnif edebiliriz.
Ezgilerine göre Ordu türkülerini ise Uzun havalar (usulsüz) ve Kırık havalar (usullü) olarak ikiye ayırabiliriz.
Ordu türkülerini büyük bir ustalıkla seslendiren, Ümit Tokcan, Kâmil Sönmez ve Tuğrul Şan gibi halk müziği sanatçıları sadece yörede değil bütün Türkiye’de tanınan isimlerdir.
Ordu türklerinin radyolarda ilk kez çalınması 2.Dünya Harbinin başladığı yıllara denk gelmektedr. Kemençeci Yunus olarak bilinen meşhur türkücünün sesinden yapılan bu yayın 1940-1941 yılları arasındadır (Çebi, 2013).
Ordu halk müziği ile ilgili ilk resmi çalışma Ankara Devlet Konservatuvarı tarafından 1943 yılında başlatılmıştır. 1943 yılının yazında Ordu’’ya gelen Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Ali Rıza Bey derlemeler yaparak Ordu’ya ait pek çok halk müziği eserini keydetmişlerdir. Daha sonra notaya alınan bu türküler 1945’ten sonra radyolarda okunmaya başlanmıştır (Can, 2013).
Türküler
Türküler genellikle anonim hale gelmiş halk edebiyatı ürünleridir. Yöreye ve söyleniş tarzına göre deyiş, deme, ninni, hava, ağıt gibi adlar alan türküler oluştukları kültür çevresi hakkında zengin bilgiler içerirler.
Ordu iline ait türkülerde rastlanan ortak özellik genellikle bir olay karşısında yakılmış, ya da söylenmiş olmasıdır. Ayrıca Ordu türkülerinde mahalli ağzın kullanılmış olmasının yanında yöreye ait coğrafi, kültürel, fiziki ve sosyal değerler öne çıkar. Mesela türkülerde fındık ürününden sıkça söz edilmesi bir tesadüf değildir. Ya da Ordu’nun dereleri türküsünde olduğu gibi nehir, dere ve ırmak gibi akarsuların çok olduğu Karadeniz bölgesinde Ordu türkülerinin bazılarında akarsu temasının bulunması da fiziki özelliklerin türküde karşılık bulmasına bir örnek teşkil eder.
Ordu’ya ait daha önce çeşitli kaynaklarda derlenmiş (Topçuoğlu, Kılıç, Sırtbaş, Kaya) bazı türküler şunlardır:
Püsküllüdür Püsküllü
Püsküllüdür püsküllü
Ala gürgenin dalı
Kız babandan mı kaldı
Yalan dünyanın malı
Gürgen vardım dibine
Patar alırım patar
Anan seni sevmiyor
Benim sevdiğim kadar
Gürgen vardım dibine
Oyma alırım oyma
Aldattın beni yavrum
Genç yaşlarına doyma
Ordu'nun Dereleri
Ordu'nun dereleri
Aksa yukarı aksa
Vermem seni ellere
Ordu üstüme kalksa
Sürmelim aman
Oy Mehmet'im Mehmet'im
Sana küstüm demedim
Seni bana geçmişler
Vallahi ben demedim
Sürmelim aman
Ordu'nun dereleri
Kara yosun bağlıyor
Kalk gidelim sevdiğim
Annem evde ağlıyor
Sürmelim aman
Oy bağlamam bağlamam
Zerdali dalı mısın
Garip garip çalarsın
Benden sevdalı mısın
Bahçeye Gel Bahçeye
Bahçeye gel bahçeye
Kuru fındık bulursun
Alacaksan al beni
Sonra pişman olursun
Haydi yavrum oymaktan
Yâr gelir oynamaktan
Parmakları ağırmış
Zil çalıp oynamaktan
Boztepe'ye çıkmalı
Şu Ordu'ya bakmalı
Böyle güzel kızları
Saz çalıp oynatmalı
Haydi yavrum oymaktan
Yâr gelir oynamaktan
Parmakları ağrımış
Zil çalıp oynamaktan
Fındık dalda ekleme
Kız saçların ekleme
Gidiyorum Ordu'dan
Gelir diye bekleme
Haydi yavrum oymaktan
Yâr gelir oynamaktan
Parmakları ağrımış
Zil çalıp oynamaktan
Fındık Dalları
Yine yeşerdi fındık dalları
Acep ne olacak yârin halleri
Dalgalanıyor pembe şalvarı
Kız allan pullan gel gel yanıma
O beyaz kolların dola boynuma
Tabya başında üç kız yan yana
İçlerinde biri göz etti bana
Nur olsun seni doğuran ana
Kız allan pullan gel gel yanıma
O beyaz kolların dola boynuma
Fındık dalları yerlere değer
Yarin bakışları kalbime değer
Ölürüm seni almazsam eğer
Kız allan pullan gel gel gel yanıma
Beyaz kollarını dola boynuma
Hekimoğlu
Hekimoğlu derler benim aslıma
Aynalı martin yaptırdım da (Narinim) kendi neslime
Hekimoğlu derler ufak bir uşak
Bir omuzdan bir omuza (Narinim) on arma fişek
Konaklar yaptırdım mermer direkli
Hekimoğlu dediğin de (Narinim) aslan yürekli
Konaklar yaptırdım döşetemedim
Ünye Fatsa bir oldu da (Narinim) baş edemedim
Ünye Fatsa arası Ordu'da kuruldu
Hekimoğlu dediğin (Narinim) o da vuruldu
Ordunun Sokakları
Ordunun sokakları
Döşelidir döşeli
Harab oldum gidiyom
Ben bu aşka düşeli
Armudun irisine
Göz koydum birisine
Beni çoban yapsınlar
Kızların sürüsüne
(hey hey)
Tabyanın yanlarında
Sürülerim otluyor
Kızlar çıkmış tabyaya
Mor menekşe topluyor
Armudun irisine
Göz koydum birisine
Beni çoban yapsınlar
Kızların sürüsüne
(hey hey)
Tabyanın yanlarında
Geze geze yoruldum
Anne beni evlendir
(Baba beni evlendir)
Bir güzele vuruldum
Armudun irisine
Göz koydum birisine
Beni çoban yapsınlar
Kızların sürüsüne
Burada bir kısmının sözlerini verdiğimiz türkülerden başka Taner Can ve Salih Turhan tarafından hazırlanan Ordu Türküleri isimli eserde Anonim, özel beste, uzun havalar, karşılama, sallama, horon ve oyun havası olarak 208 adet türkü kaydedilmiştir (Can ve Turhan, 2013). Ordu halk müziği açısından gerçekten de önemli bir merkezdir. Ümit Tokcan, Kamil Sönmez, Seyfettin Tomakin, Tuğrul Şan gibi halk müziği sanatçıları Ordu’lu olup, bütün Türkiye tarafından bu isimler bilinmektedir.
Çalgılar
Tezeneli sazlardan divan sazı, bağlama, cura yörede yaygın olarak kullanılır. Kemençe özellikle kıyı kesimlerinin çalgısıdır. Üflemeli sazlardan en çok dilli-dilsiz çoban kavallarıyla, küçük dilli düdükler ve zuma çalınır. Davul, tef, kaşık ve iç kesimlerde zil, başlıca vurmalı sazlardır (Akdeniz, 2018). Ayrıca zurna ve klarnet de yörede kullanılan önemli üflemeli sazlar grubundadır. Klarnetin aynı zamanda Ordu’nun Bayadı köyünde imalatı da yapılmıştır. Dünyaca ünlü Ordu’lu klarnet ustası Bayadı Köyünden Ahmet Özdemir 2014 yılında maalesef vefat etmiştir. Üretime çocukları devam etmektedirler.