ORDU HALK KÜLTÜRÜ

Halk Oyunları

Ordu ve çevresinin halk oyunlarını incelerken Ordu halkını etnolojik açıdan göz önüne almak gerekmektedir. Ordu ve çevresinin demografik yapısı 1877-1878 (93 harbi) tarihlerinden itibaren Gürcistan’tan göç almıştır. 1917 öncesi 1. Dünya Savaşı sırasında Rus istilasından dolayı Doğu Karadeniz’deki yurtlarından çıkıp bölgeye gelenlerin pek çoğu geri dönemeyip bu bölgeye yerleşmişlerdir. Cumhuriyetin ilanından sonra Mübadele ile Trakya’dan bu bölgeye göçler olmuştur. Bu saydıklarımızdan başka Ordu ili komşu olduğu illere de nüfus alış-verişi yaşamış, ve bütün bunların neticesi olarak kültürel çeşitliliğe ulaşmıştır.

Göç edip gelen halk ve yerli halk arasında kendiliğinden oluşan bir kültür alışverişi olmuştur. Ordu folkloru; içinde bulunduğu Doğu Karadeniz Bölgesinin ve komşu olduğu İç Anadolu Bölgesinin folklorunun özelliklerini yansıtmaktadır.

Sahil kesiminde, Horonlar ve Kol Oyunları – Metelik olarak ta bilinen karşılama türü oyunlar oynanmaktadır. İç kesimlerde Akkuş, Aybastı, Gölköy ve Mesudiye ilçelerinde ise Tokat ve Sivas’ın etkisi bilhassa düğünlerde bu yörelerden müzisyenler getirilmesi sonucu bu ilçelerde Halay türü oyunlara rastlanmaktadır.

Bugün bu oyunların (özellikle halay türü) birçoğu unutulmuş ya da artık fazla ilgi görmemektedir.

Aşağıda belirtilen oyunlar bugün hala Ordu’da oynanmaktadır. Bu da gösteriyor ki, Ordu’da yaşayan insanların genel karakterini bu oyunlar (Horon ve Karşılama) yansıtmaktadır.

Yörede oynanan Horonlar kadın ve erkekler tarafından ayrı ayrı oynanmaktadır. Ancak yakın akraba kız ve erkekler birlikte oynamaktadırlar.

Bütün horonlarda olduğu gibi oyun, yavaş başlar giderek hızlanır. Kız horonu yalnız kızlar tarafından, Dik Horon – Laz Horonu – Düz Horon – Sık Horon (Sıksara) da yalnız erkekler tarafından oynanır.

Oyundan oyuna geçişte “Al Aşağı”, “Aldanma”, “Hop Hop” komutları kullanılır.

Ordu yöresinde oyunlara eşlik eden sazlar: Kemençe, Davul-Zurna, 1940’lardan itibaren ise kaval ve bağlamada da kullanılmaktadır.

Ordu ili sözlü ve sözsüz halk oyunu ezgi ritimleri sırasıyla şunlardan müteşekkildir.

2/4, 4/4, 5/8, 6/8, 7/8, 7/16, ve 9/8, 9/16 zamanlı basit ve bileşik usullerden oluşmaktadır.

Horon Türünde Oynanan Oyunlar

1- Horonlar:

a) Gürcü Horonu  

b) Dik Horon 

c) Mısırlı (Mısırlıoğlu) Horonu

d) Sallama      

 

2- Karşılama Türü (Kol Oyunları) Oyunlar:       

a) Ordu Karşılaması       

b) Ordu'nun Sokakları       

c) Su Sızıyor Sızıyor 

d) Miralay

 

3- Her Yerde Oynanan Pıtık Oyunları     

a) Horonlar:(Mısıroğlu Horonu - Tulum Horonu - Sallama - Nalcı Horonu ve Melet Horonu)    

b) Karşılama Türü (Kol Oyunu) Oyunlar: (Lazutlar - Miralay - Bahçelerde Pırasa)

c) Halay Karakterinde Oynanan Oyunlar:(Tamzara – Temurağa)

d) Dinsel Nitelikli Oyunlar: (Semahlar)

 

Ordu horon (hora) ve karşılama bölgesindedir. Özellikle kıyılarda bu tür oyunlara rastlanır. Yörede Kafkasya'dan gelen topluluklar kendi oyunlarım oynarlar. Dağlık bölgelerde halay oynanmaktadır. Bunların karışımı ile değişik kimi oyunlar da ortaya çıkmıştır. Ordu karşılaması ve Metelik bunlardandır. (Akdeniz, 2018)

Kafkasya'dan gelen toplulukların oyunları kızlı erkekli karma oynanır. Karma oynanan halaylara da rastlanır. Oyunların başlıcaları şunlardır: Dik horon, Düz Hava, Horon, Karşılama Kol Oyunu, Rum Oyunu, Sallama, San Kız, Sürüleme, Zamak, Kız Horonu, Eşkiya Horonu, Boztepe Horonu, Ordu Karşılaması ve Metellik.

Halk oyunları gösterilerinde aynı zamanda Ordu yöresinin geleneksel kadın ve erkek kıyafetlerinden izler de görmek mümkündür.

Halk oyunlarında kadın kıyafeti şu şekildedir: İçine beyaz renkli keten dokumadan yapılmış gömlek giyilmektedir. Gömlek dik yakalı ve uzun kolludur. Önü bele kadar açık olup gümüş düğmelidir. Önünde her iki tarafta dikişli pili süs vardır. Altına paçaları bol, ağı yukarıda don giyilir. Elbisenin altından bir karış kadar görünecek tarzda donun paçaları dize kadar çekilir ve çorabın içine sokulur. Ayağa dize kadar çıkan "Yargan Garası" veya "Ala çorap" denilen desenli çorap ile çarık giyilir. Gömleğin üzerine fistan giyilir. Fistan, belden büzgülü veya serbest pilelidir. Fistanın üstüne işlik giyilir. İşlik fistanın kumaşından olup, rengi değişiktir. Boyu göğüs altındadır. Bele çizgili yün kuşak sarılır. Dikdörtgen şeklinde olan bu kuşak çapraz olarak katlanınca kaydırılmış iki üçgen şeklini alır. Başa etrafı pullu beyaz renkli çember örtülür, katlanarak üçgen yapılır. Sonra çene altından geçirilerek tepeden bağlanır. Üstüne etrafı boncuk oyalı ikinci bir beyaz çember daha örtülmektedir. Önce katlanarak üçgen yapılır, bu üçgen katlanarak daraltılır ve sivri kısmı arkaya gelmek üzere tepeye konur ve arkaya bağlanır. Boynuna kırmızı kurdeleye dizilmiş altınlar takılmaktadır.

Halk oyunlarında erkek kıyafeti ise şu şekildedir: Önce iç gömlek giyilir. Gömleğin önü bele kadar açık olup, tek düğme ile iliklenmektedir. Üzerine entari denilen mintan giyilir. Mintan beyaz renkli, hafif dik yakalı olup, önden düğmelidir. Altına siyah koyunyününden dokunan şayak kumaşından yapılmış zıpka giyilir. Zıpkanın beli uçkurlu olup, boldur, paçaları aşağıya doğru daralmaktadır. Entarinin etek uçları içine konur ve beldeki uçkur sıkıca bağlanır. Paçaları ise dize kadar çıkan " yargan karası " veya " alaçordup" denilen yün çorabın içine sokulur. Çorabın üzerine çarık giyilir. Bele her iki tarafında gümüş şapşak (gümüşten yassı sallantı süs ) olan siyah kayış takılır. Kayışın sağ tarafına tabanca, sol tarafına kama sokulur. Arkaya ise yağlık (Yağdanlık) takılır. Entarinin üzerine zıpkanın kumaşından yapılmış yelek giyilir. Yeleğin boyu bele kadardır, yeleğin üzerine yine aynı kumaştan yapılmış aba giyilir. Haydari yakalı ve uzun kolludur. Göğüs cebine boncuktan örülmüş para kesesi konur ve üzerinden sarkıtılır. Abanın üzerine sağ omuzdan sol koltuktan altına doğru çapraz olarak hamail takılır. Başlık ta zıpkanın kumaşından olup içi kırmızı bez astarlıdır.