Bafra Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nin birinci katı etnografik eserlere ayrılmıştır. Bu katta bulunan odalarda geleneksel Bafra evinin günlük yaşamına uygun olarak hazırlanan mutfak, oturma odası ve yatak odası yer almaktadır.

Sergilenen eserler 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısına aittir. Müzede, İlk Tunç Çağ’dan yakın tarihe dek uzanan geniş bir tarih aralığında toplam 1.520 adet arkeolojik ve etnografik eser sergilenmektedir. Müzenin ikinci katı, arkeolojik eserlerin sergilenmesine ayrılmıştır. Odalarda arkeolojik eserlerin sergilendiği vitrinler, orta alanda ise Amphora teşhiri bulunmaktadır. Solda yer alan iki odada Bafra İlçesi İkiztepe Köyü’nde bulunan İkiztepe Höyük kazılarında ortaya çıkan eserler sergilenmektedir. İkiztepe Höyük’teki sistemli kazılara 1974 yılında merhum Prof. Dr. Bahadır Alkım tarafından başlanmış olup 1981 yılından itibaren Prof. Dr. Önder Bilgi başkanlığında devam edilmiştir. Ören yerine İkiztepe denmesine rağmen, yerleşim alanı iki büyük ve iki küçük tepeden oluşmaktadır. İkiztepe’nin Geç Kalkolitik Çağ’da ilk yerleşim yeri olarak kullanıldığı tespit edilirken, İlk Tunç Çağı boyunca da yerleşimin kesintisiz olarak devam ettiği ve Orta Tunç Çağı’nın 3. evresinde, yani Orta Anadolu’da Eski Hitit Devleti’nin kuruluşuna kadar sürdüğü ortaya çıkartılmıştır. Geç döneme tarihlenen bazı buluntular da yerleşimin geç tarihlerde de kullanıldığına işaret etmektedir. Sergilenen eserler arasında, pişmiş toprak tanrıça figürinleri, çanak çömlekler, bilezik, küpe ve kolye gibi takılar, baltalar, ağırşaklar, cam eserler, amphoralar bulunmaktadır. En dikkat çekici sergilerden biri İlk Tunç Çağı mezarında çıkarılan, üzerinde ameliyat izleri görülen kafatasıdır.

Bafra Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nin bulunduğu yapı, 1858 yılında inşa edilmiş yöresel özellikler taşıyan sivil mimarlık örneklerindendir. Yapının ilk sahibinin Osmanlı Tebasından Rum Dimitri olduğu tespit edilmiştir. 2002 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na tahsis edilen yapı, 2011 yılında müze olarak ziyarete açılmıştır. İki katlı kâgir yapının zemin katı idari bölümlere ayrılmıştır. Girişin yer aldığı birinci kat, yöresel kültüre ait eserlerin bulunduğu etnografya bölümü, ikinci kat ise arkeolojik eserlerin sergilendiği bölüm olarak düzenlenmiştir.