RİZE HALK KÜLTÜRÜ

Giyim - Kuşam ve Süslenme

Kılık ve kıyafeti bir toplumun en belirgin kültür öğesidir. İnsanların giyindiği kıyafetler ve giysi seçiminde benimsediği ilkeler, kültürel bağlamda konumlandırılabilmelerini, ayırt edilebilmelerini sağlar. Çünkü her toplumun giyimi kuşamı, geleneğine ve karakterine göre şekillenmiştir. Rize yöresinin geleneksel giyim kuşamında en belirgin ayırt edici özellik Rize bezi, feretiko ve keten dokumalardır. Rize’de ve Trabzon’da gömleklik olarak dokunan kumaşlara “feretiko,” bu kumaşla dokunmuş gömleklere ise “feretiko gömlek” denilmektedir.

Gerek erkekler gerek kadınlar, bağ bahçe işlerinde çalışırken farklı, gezip dolaşırken farklı kıyafetler giyerler. Hemen bütün Doğu Karadeniz’de olduğu gibi Rize’de de belli yaşın üzerindeki erkeklerin hemen tümü üzerlerine ceket giyinir ve başlarında fes denilen bere veya takke bulunur. Erkeklerin geleneksel giyiminde gömlekle yelek birlikte giyilir. Gömlek ve yelek birlikteliği de hemen bütün Doğu Karadeniz’de bir arada görülebilir. Bugün artık görülmeyen zıpka, pantolonun özel bir çeşididir. Bele bağlanan kuşak zıpkayı tutması içindir.

Kadın giyiminde en dikkat çeken unsurlar makaslı çeşan/keşan denilen şaldır. Kadınlar başlarını makaslı ile örterler. Bunun altında bellerine peştamal ve dolaylık bağlarlar. Kadınların kullandığı geleneksel giysi ve aksesuarlar şehirden uzak, yüksek rakımlı köylerde ve belli yaşın üzerindeki kadınlarda çok yaygın olmasa da görülebilmektedir. Hemşin ve çevresinde kadınların, bağlama biçimi kendilerine özel, geleneksel başörtüleri kullanılmaya devam etmektedir.

Seferberlikten sonra yokluk had safhaya ulaştığı için insanlar ne bulabildilerse onu giyindiler. Giysi diye herhangi bir örtüye sarındıkları da olurmuş. Seferberlikten önce köylerdeki gelinler kutni elbise dedikleri belden aşağısı üç etek olan bir elbise giyerlermiş. Bunun üzerine kadifeden bir kaftan giyerlermiş (Ak ve Çelik, 2011: 21).

Bölgede çok yaygın olan görülen geleneksel kıyafetler 1980’li yıllardan sonra hızla ortadan kalkmaya başlamıştır. İnsanların giyim kuşamında belirleyici olan faktör artık kültürel birikim ve gelenek değil, moda olandır. 

Geleneksel Giysiler

Erkeklerin Geleneksel Kıyafetleri: Kukula, göynek, yelek, ceket (cepken), gömlek, pantolon, çorap ve çizmeden oluşur. Kırsal kesimde yaşayan Rize erkeğinin kıyafetleri ise; kudi (başlık), göynek, diplik, mintan, çıkvar, çuha, yelek, pantolon veya zıpka, gümüşlük, kuşak, çorap, ayakkabı ve zangaldan oluşur.

Geleneksel Kadın Giysileri: Rize merkezde, tülbent-çember, makaslı, elbise, etek, bluz, dolaylık, çorap ve ayakkabıdan müteşekkildir. Kırsal kesim Rize kadınının kıyafeti ise, şifon eşarp, şay, çember, iç bağı, şalvar, diplik, göynek, elbise (forka), kurta, yelek, önlük (koknoç), çuha, köynek, içlik, göğüslük, kemer, şal kuşak, çorap, yemeni veya çarıktan oluşmaktadır. (Salman, 2007: 177)

Erkek Giysileri

Ayakkabı: Eskiden Rize’de de ayağa çarık giyilirdi. Hayvan derilerinden yapılan çarıkların yerine ilk önce lastik ayakkabılar, ayakkabıcılık sektörünün ilerlemesiyle birlikte çizme ve normal ayakkabı tercih edilmeğe başlandı.

Ceket: Ön kısmı V yakalı ve kruvaze modelli olan ceketin uzun kolları dar ve yırtmaçlı manşetlidir.

Cepken: Gömleğin üzerine cepken giymek bir dönem yaygın şekilde tercih edilirdi.

Çıkvar: Yün kumaştan dikilen bir erkek pantolonudur. Siyah veya gri renklidir. Üst kısmı dize kadar geniş, dizden aşağısı dar ve yanlardan düğmelidir.

Çizme: Deriden yapılmış olan siyah renkli çizmeler, kösele tabanlı ve alçak topukludur. Yörede giyilen geleneksel çizmeler uzun konçludur. Taban köselesi ince olan çizmelere yörede sabuk denir.

Çorap: Yörede giyilen çoraplar yünden örülmüş ve üzerinde geleneksel motifler taşırdı. Geleneksel dokuma çoraplar yakın zamanlara kadar kullanılmaktaydı. Zangal da denilen kıl çoraplar keçi kılından dokunur. Kıl çoraplar günümüzde Ardeşen’de halen görülebilmektedir.

Çuha: Pantolona uygun kumaştan dikilen bir cekettir.

Gömlek: Beyaz ipekli veya pamuklu kumaştan dikilen gömlek; robalı, hâkim yakalı, önden düğmeli, uzun kollu ve manşetlidir.

Göynek / İç Göyneği: Kollu veya kolsuz olarak yapılan yakasız göynek, feretiko dokuma kumaştan ya da pamuklu kumaştan yapılır.

İçdonu: Pantolon altına giyilen ve iç çamaşırı olarak kullanılan içdonu, pamuklu veya keten kumaştan yapılır.

Kudi: Başa giyilir ve genelde siyah renkli tercih edilir. Başlığın her iki yanında 20 cm eninde, 70–80 cm boyunda uçları süslü olan sarkaçlar vardır. Sarkan bu kısımların uçları süslemeli olup bu kısma kireviz adı verilir.

Kukul / kukula: Erkeklerin yağmur ve soğuktan korunmak amacıyla giyindiği bu başlık çeşidi, koyu renkli kumaşlardan yapılır. Kukula, şal biçiminde kesilmiş kumaş parçasının başa sarılmasıyla oluşturulur, fes veya bere gibi örülmüş bir formu yoktur. Başa bağlanan peşkir veya mendil de kukula adıyla anılır.

Kuşak ve Gümüşlük: Çıkvar üzerine sarılan kuşak, beyaz renkli yünlü kumaştan yapılmakta olup, dikdörtgen biçiminde bir forma sahiptir. Erkek giysilerinin en dışında kullanılan deri kemer ise gümüşlük olarak adlandırılır.

Mintan: Keten, poplin veya ipekli kumaştan dikilen beyaz renkli, uzun kollu, hâkim yakalı bir gömlektir.

Pantolon-Şalvar: Şalvarın ağı ön kısımda normal bollukta, arka kısımda ise daha fazla bollukta yapılır.

Takılar / aksesuarlar: Kama, zincirli köstek saat ve boyuna takılan muska en çok tercih edilen takılardır. Bunlarla birlikte belde deri kemer de kullanılmaktadır.

Yelek: Kolsuz, yuvarlak yakalı, kruvaze modelli ve çift sıra düğmelidir. Sol göğsün üzerinde yelek cebi, etek bölümünde ise torba cep bulunur. Yeleğin arka kısmındaki etek ucu V şeklindedir. Yelekler Kışlık ve yazlık olmak üzere iki türlüdür. Yazlık olanı kolsuz, kışlık olanı uzun kolludur. Kışlık olanına ruza adı verilmektedir.

Zangal: Keçi kılından yapılan bu giysi yün çoraba benzer. Diz ve ayak bileği arasına normal çorabın üzerine giyilir. Ayak tabanına lastikle bağlanabilen zangalın taban kısmı yoktur.

Zıpka: Pantolon olarak giyilen zıpkada kullanılan kumaş; kışlık olanlar için yünlü, yazlık olanlar için de ince kumaştan olup yelekle bütünlük sağlayacak renktedir. İlin değişik yerlerinde zıpka, körüklü, kaytanlı gibi adlarla anılır.

Kadın Giysileri

Ayakkabı / Çarık: Eskiden ayağa giyilen çarıkların yerini daha sonraları yemeni almıştır. Seferberlikten önce hali vakti iyi olanlar çapula denilen altı kösele, üstü deri burnu az kıvrık ayakkabı giyerdi. Bej rengi, kırmızı, kahverengi ve siyah en fazla kullanılan renklerdir. Lastik ayakkabıların yaygınlaşmasıyla birlikte çarık ve yemeni kullanımı ortadan kalkmıştır.

Beşli: Kurdeleyle bağlanıp gerdanlık olarak kullanılan takıdır.

Bluz: Sadece Rize’de dokunan, kendinden desenli olan ve çeşitli renkleri bulunan Rize bezi kumaşından ya da saten kumaştan yapılır. Robadan büzgülü olan bluz, hâkim yakalı, uzun kollu ve manşetlidir.

Çember / Tülbent: Peştamalın altına sarılan tülbent, çok ince pamuklu kumaştan dokunarak elde edilir. Kenarları tül boncuk, iğne oyası veya dantel ile süslenir. Başa bağlanan çemberlerin kenarları dantel ve boncuklarla süslenir.

Çorap: Bilhassa İkizdere ve Hemşin civarında örülen geleneksel motifli yün çoraplar en çok tercih edilen ayak giyecekleridir. Boyları dize kadar uzanır. Renkli ipliklerle desenlendirilen çoraplar yörede desenlerine göre titer, eğrili, kereç, çalikli, buruk açı, zampara bıyığı gibi isimler alırlar.

Çuha: Kadınların giyindiği çuhalar kadife kumaştan dikilmiş, sutaşı ve gümüş düğmelerle süslenmiş bir ceket türüdür.

Diplik: Patiska kumaştan çift katlı olarak dikilen diplik, belden büzgülü, uzun kollu bir giysi parçasıdır. Hemşin ve çevresinde yaygın şekilde kullanılır.

Dolaylık: Bele dolanarak kullanılması nedeniyle dolay peştamal olarak isimlendirilen çizgi desenli bir peştamaldır. Dolaylık peştamal belde bir torba şeklini alarak büyük bir kolaylık sağlamaktadır. Yöredeki yağış fazlalığından dolayı, çabuk kirlenen dolaylık, genellikle koyu renkli ipliklerden dokunur.

Elbise: Çiçekli desenleri olan basma kumaştan dikilebileceği gibi, desenli pazen kumaştan ya da düz renkli kumaştan da yapılabilir. Uzun kollu elbisenin beden kısmı düz kesimli, etek kısmı ise bol bir şekilde büzgülerle yapılır. Elbiselerin gerdanlık kısmında süs olarak liralar asılır.

Entari (Fistan): Basma veya patiska kumaştan yapılan entariler uzun, bol ve tek parça bir giysidir.

Etek: Desenli basmadan veya saten kumaştan yapılan etek, belden bir lastik-le büzülerek kullanılır.

Etekluk (Eteklik): Kadınlar uçları yere değecek uzunlukta etek giyinirler ve buna “etekluk” derler. Eteğin boyu kısaysa ona “etekluk” değil etek denir. “Etekluk” denmesinin nedeni boyunun uzun olmasıdır.

Forka: Yörede forka adıyla bilinen elbise, şive farklılıklarıyla furka veya foga gibi adlarla da anılır. Önden veya arkadan düğmeli olan elbise, hâkim yakalı ve kol manşetleri tek düğmelidir. Hemşin çevresinde gelinler kadife forka elbise giyerlerdi.

Gelinlik: Gelinlik, genelde krep desen, emprime ve krep birman olarak adlandırılan kumaşlardan dikilirdi. Çoğu zaman pembe veya kırmızı kumaş tercih edilirdi. İç kesimlerdeki köylerin birçoğunda gelinler pembe elbise giyinirdi. Gelinlerin ayağında yün çoraplar, başlarında süslü fesler olurdu. Başa giyilen fesin kenarlarında sarı liralar olurdu. Fesin üzerinde dantel ve pullarla süslenmiş başörtüsü bulunurdu.

Göğüslük: İçliğin üzerine takılarak kullanılır. Çocuk önlüğü görünümündedir. Düz renkli, boyuna çizgili veya desenli kumaştan yapılabilmektedir.

Göynek: Yarım kollu ve yakasız bir modele sahip olan göynek, kendirden dokunmuş kumaştan dikilir.

İç bağı: Şifonun kaymasını önlemek için başa takılan yazma çeşididir.

İçlik: Köynek üzerine giyilen ve her çeşit kumaştan yapılabilen, boyu kalça-ya kadar uzanan bir iç giysisidir. Genelde köynek renginde kumaştan dikilir.

Kemer: Şal kuşağı bele tutturmak için kullanılır. Bu kemerlere tankkupak veya dizbak ismi de verilir. Dizbaklar, çarpana adı verilen dokuma türünden yapıldığı için bu kuşaklara çarpana kuşak da denilmektedir.

Köynek: Yakasız bir gömlek türüdür. Bütün kumaş türlerinden dikilebileceği gibi genelde kadife kumaştan yapılan köynek, koyu yeşil, bordo, lacivert ve kahverengi kumaşlardan yapılır.

Kurta: Forkaya uyacak renkte bir kumaştan dikilen kurta, forkanın altına giyilir.

Kuşak: Kadınların bele bağladıkları kuşaklar, günümüzde ancak halk oyunu ekiplerinin üzerinde görülmektedir.

Makaslı Peştamal - Çeşan: Başa, çemberli veya çembersiz olarak takılan büyükçe bir başörtüsüdür. Dokuma tekniğinden dolayı desenin ağzı makasa benzediği için makaslı adı verilmiştir. Genellikle başta kullanılan peştamal, bazı bölgelerde takım halinde hem belde hem de başta kullanılır. İran’ın meşhur Keşani peştamallarıyla bağlantı kurularak çeşan adı da verilmiştir.

Kokneç / Koknoç: Önlük olarak kullanılan kokneç, yörede değişik ağızlarda koknoç, koknoz ve gogneç biçiminde de söylenmektedir. Bele bağlanan kokneçin kenarları kurdeleli ve fırfırlıdır. Bir yanı ceplidir.

Puşi: Şarla birlikte başa bağlanır. Kenarlı pullu olur.

Şal Kuşak: Bele bağlanan bu kuşak türü Pakistan’da dokunan Lahori kuşak adıyla bilinir. Yün malzemeden kare biçiminde dokunan bu kuşak, üçgen biçimin-de katlanarak kullanılır.

Şay / Şar: Hemşin kadınlarının sembolik başörtüsüdür. Hemşin kadınları şar bağlama şeklinden tanınabilmektedir. Şar, şifonun üzerine bağlanır. Şayak denen dayanıklı, yün kumaştan yapıldığı için şay / şar adıyla anılır. Çeşitli renklerde olabilmekle birlikte, genelde çingene pembesi ya da sarı renkli olanları tercih edilmektedir.

Şifon: Başa bağlanır, kenarları pul boncuklarla işlenmiştir. Siyah renkli olan şifon eşarp, ipek iplikle dokunmuş ince ve şeffaf bir kumaştır.

Takı / aksesuar: Kulaklarda küpe olarak yirmi ikilik liralar, boyunda ise beşibirlikler veya altın liralarla süslü takılar kullanırlar.

Yelek: Elbisenin üstüne giyilir. Kollu ve kolsuz şekilleri vardır. Kumaştan kesilerek dikilen ve örme olarak yapılan iki çeşidi vardır.

Takı, Aksesuar ve Süs Unsurları

Aksesuar ve süs unsurları çok çeşitli değildir Rize’de. Küpe, gerdanlık, kolye ve bilezik hemen bütün gelinlerin süsüdür. Nişan ve nikâh yüzüğü dışında takı olarak daha çok yaşlı kadınların parmaklarında hacı yüzüğü dedikleri başka bir yüzük daha görülebilir. Hacı yüzüğü denmesinin nedeni yeni hacı olmuş kişilerin evlerine giden ziyaretçilerine verilen hediyelerden olmasıdır. Erkekler de aksesuar olarak yüzük takmaktadır; erkeklerin parmaklarında iri ve renkli taşlı yüzükler görülebilir.

Eski köy düğünlerinde etrafı sarı liralarla süslü gelin başlıkları görülürdü. Gerdanlık olarak sarı liralarla süslü kolyeler ve beşi bir yerde daha çok tercih edilirdi. Tabii bu tercih lüksü ekonomik durumu uygun olanlar için geçerliydi. Muska ve hamailler, nazar ve göz değmesinin yanı sıra takı olarak da kullanılırdı. Bilezikler dışında diğer takı ve aksesuarlar günümüzde nadiren görülebilmektedir.

Başörtüleri başta olmak üzere giysilerde işleme, nakış, dantel gibi süslemeler görülür. Süslemeler sadece kadın giysilerinde olmaz, erkeklerin başlık olarak kullandıkları takke ve feslerde de geometrik ve bitkisel motifler görülür. Başörtülerinin kenarlarında süs amacıyla sarı liralar da eklenebilir. Eski köy düğünlerinde başlığının kenarları sarı liralarla süslü gelinler görülürdü.

Tülbent ve eşarpların kenarları iğne oyası ve boncuklarla süslenir. Sutaşı da süsleme amacıyla giysilerde yaygın şekilde kullanılırdı. Kadın giysilerinin kollarının bilek ve elbisenin eteğinin uç kısımlarında sutaşı süslemelere görülürdü.

İkizdere ve Hemşin’in köylerinde dokunan yün çoraplar desen ve süslemeleriyle dikkat çeker.

Kadın giyiminde genç kızlar ve yeni evli kadınlar açık renkli ve süslü giysileri daha fazla tercih ederler. Belli yaşın üzerindeki kadınların kıyafetleri nispeten daha az süs içerir, renk olarak da daha az dikkat çekecek koyu renkli giysileri tercih ederler.

Kınayı da süslenme unsuru olarak kabul edebiliriz. Doğu Karadeniz’de kına sadece kına geceleriyle sınırlı değildir; Rize’de bayram arifelerinde yaşı ilerlemiş kadınlar bayrama elleri kınalı olarak girmek istediklerini ve ellerine avuç içlerini ve parmak uçlarını kınalı olacak şekilde kına yaktıklarını biliyoruz.

Eski köy düğünlerinde gelinlerin yanaklarına allık olarak kiremit tozu sürüldüğünü biliyoruz. Bunun dışında makyaj olarak kabul edilebilecek başka bir uygulama tespit edemedik.

Erkeklerin üzerinde aksesuar olarak bir zamanlar cepkenin üzerinde köstekli saat dikkat çekerdi. Bunun dışında kemere takılan kama veya çakı eski zaman erkeklerinin aksesuarlarıydılar. Muskalar erkeklerin kolye biçimine getirerek boyunlarına astıkları bir aksesuar türüydü. Günümüzde erkeklerde aksesuar olarak dikkat çeken, orta yaşlardaki erkeklerin ellerinden düşmeyen tespihlerdir.